Salaklık ve Cahillik İnsan daki erdemlerin en gelişmişidir,
Çünkü herkese nasip olmaz, Herkes farkına varmaz,
Salaksan yaptığın herşey harikadır,
Cahilsen dünyanın en bilgili adamı sensindir,
Burada yazılanlar kimseyi bağlamaz gerçekle gerçek kişilerle veya herhangi bir şeyle bağlantısı yoktur. Benzerlikler veya aynılıklar tamamen tesadüf veya onun gibi bişey olabilir her hangi bir yorum veya yargıya varılması veya kaale alınması okuyanın kendisiyle alakalıdır. Bu sitede herkes hertürlü hakkından feragat eder hiç bir hakkı yoktur. Yani ne olursa olsun kimse hiç bir şeyden sorumlu tutulamaz. İllaki birisini sorumlu tutacaksanız kendinizi sorumlu tutun.
Tuesday, October 21, 2008
Tuesday, October 14, 2008
Hayat dedik Dost dedik
10 000 e gıpta ile baktık biz,
20 ye hayatımız kurtulur dedik
yeni bir iş açar takılırız kafamıza göre
her gün geçer gider de
umutla yaşamayı öğrendik
dalga geçilsede ümitlerimizle
küçümsensede hayallerimiz
biz yaşamayı böyle gördük
harcı kıvamına biz sokmaya uğraştık
adam tutacak paramız yoktu işte
keşkeler bizim hayatımızda para etmezdi
o gün güzelse geçen her gün güzeldi
yarını düşünmeye vaktimiz mi vardı,
geçenler ne bizi sorardı
ne biz geçenleri
her bir gün akşamın karanlığında
lambamızın yandığına şükreder
bir dilim ekmek soframıza gelmişse bayramımız olurdu
dostlar meclisi vardı
yüzlerine bakılabilen dostlar,
hatalarımız kabulleri, halimiz hal idi
derdini söylemene gerek kalmazdı
herkes yaşadıklarını bilir di,
herkesin yaşadıkları bilinir di,
kimse demez di nasılsın,
varsa elinden gelen bir şey
ardına koymazdı.
gözler bi kırpılınca,
bir uyuyunca kapanırdı,
bir de hatalarda,
arkamızda kim var diye düşünmezdik,
bilirdik dostlar meclisindeydik,
20 ye hayatımız kurtulur dedik
yeni bir iş açar takılırız kafamıza göre
her gün geçer gider de
umutla yaşamayı öğrendik
dalga geçilsede ümitlerimizle
küçümsensede hayallerimiz
biz yaşamayı böyle gördük
harcı kıvamına biz sokmaya uğraştık
adam tutacak paramız yoktu işte
keşkeler bizim hayatımızda para etmezdi
o gün güzelse geçen her gün güzeldi
yarını düşünmeye vaktimiz mi vardı,
geçenler ne bizi sorardı
ne biz geçenleri
her bir gün akşamın karanlığında
lambamızın yandığına şükreder
bir dilim ekmek soframıza gelmişse bayramımız olurdu
dostlar meclisi vardı
yüzlerine bakılabilen dostlar,
hatalarımız kabulleri, halimiz hal idi
derdini söylemene gerek kalmazdı
herkes yaşadıklarını bilir di,
herkesin yaşadıkları bilinir di,
kimse demez di nasılsın,
varsa elinden gelen bir şey
ardına koymazdı.
gözler bi kırpılınca,
bir uyuyunca kapanırdı,
bir de hatalarda,
arkamızda kim var diye düşünmezdik,
bilirdik dostlar meclisindeydik,
Subscribe to:
Posts (Atom)